Categories: Kişisel Gelişim

İnsanlara Kendinizi İnandırma Yolları

Mukadderatınızı düşünceyle kazanırsınız. Başarı yalnız kendinize inanmanıza değil, başkalarının da size inanmalarına bağlıdır. Başkalarının size inanmaları sizin kendinize inanmanızın bir tepkisinden ibarettir. Siz kendinize ne kadar kuvvetle güvenirseniz başkalarına aksettireceğiniz güven de o kadar kuvvetli olur. Temas etiğiniz kimselerin her biri ancak kendinize güvendiğiniz oranda size güvenirler. ister öğretmen, hatip, hakim, tüccar, iş adamı sıfatıyla olsun, ister herhangi diğer bir sıfatla olsun, sözünüzü dinletmek istediğiniz kimselerin üzerinde bırakacağınız tesir kendinize inanç ve güveninizin gücüne bağlıdır.

Güvenli bir tavrın başkaları üzerinde tılsımlı bir nüfuzu vardır. Böyle bir tavır takındığınız, kendinize olan güveninizi etrafınızdakilere de bulaştırdığınız zaman herkesin size ve kabiliyetlerinizegüveninin arttığını görüp şaşacaksınız. Kendilerine güvenenler olumlu ve sağlam karakterliinsanlardır. Kendi kendisinin hükümdarı olduğunu bilen bir adam sözleriyle etrafındakilere güven ve inanç ilham eder, başkalarını şüphe ve tereddütlerden kurtarır, çünkü herkes onun manevi kuvvetine inanır.

Ne istendiğini bilen, iki tarafa yalpalamayan, tereddüt etmeyen, karar veren ve yapan adamı herkes sever. Böyle bir adamın işleri de düzgün gider. Kararsız bir adama yardımlarını esirgeyenler kendine güvenen bir adama yardım etmeye koşarlar. Tereddütlü bir adamı yolundan alıkoyan şeyler kendi kendisinden emin olan bir adam için teşvik edici bir anlam kazanırlar. Herkese yürüdüğü yolda yardım etmek insanların doğasında vardır.

Yukarıya çıkan adamı tepelere doğru, aşağıya inen adamı hendeklere doğru iterler. Kendine inancı olmayan adama hiç kimse inanmaz ve güvenmez. Kendisine inanan bir adama hayran oluruz ve hürmet ederiz. Böyle bir adamla alay edemeyiz. Kimse, onun aleyhinde birşey söyleyemez ve yazamaz. Fakirlik onun cesaretini kırmaz, felaket onu yolundan alıkoymaz. Herhangi bir hadise karşısında gözlerini hedefinden ayırmaz ve dosdoğru hedefine yürür.

Azim belirten bir sima, kırılmaz bir irade bir, tek silah patlamadan evvel, savaşın yarısını kazandırır. Yazarın tanıdığı bir adam vardır ki, her başladığı işi eksiksiz yaptığı, hiçbir zaman tereddüt etmediği ve kendi kabiliyetlerinden şüphelenmediği için, hayatta parlak bir mevki elde etmiştir. Kendine inancı bazen gurur derecesine vardığından çok kimseleri gücendirmiş, fakat gücendirdiği insanlar bile ona hayranlıklarını ve yardımlarını esirgememişlerdir. Ondan daha dengeli ve daha yüksek kültürlü olan arkadaşlarının tereddüt ve çekingenlikle karşıladıkları işlere o girişmiş ve başarılı olmuştur. Böyle karakterlere rakipleri bile hürmet eder.

Ortalama bir kabiliyet yenilmez bir güvenle bir araya gelirse, çekingen bir tabiatla birleşen yüksek bir kabiliyetten daha büyük işler başarır ve daha iyi sonuçlar elde eder. Bilgisi yüzeysel olan bir öğretmen, on misli daha bilgin olan, fakat bilgisini sözleriyle ve tavırlarıyla ispat etme gücü olmayan diğer bir öğretmenden daha başarılı olur. Bu pek haksız gibi görülse de ne çare ki, hakikat budur. Gerçekten değer sahibi olan kimselere düşen ödev kendilerine güvenme özelliklerini geliştirmek ve kuvvetlendirmek ve bu özellik sayesinde başkaları üzerinde bir nüfuz ve tesir yaratmaktır. Nasıl bir vazife ve işte bulunursak bulunalım, başarımız kendi kabiliyetlerimize güvenmemize ve bu güvenimizi etrafımızdakilere yaymamıza bağlıdır. Hayat çok kısadır ve genel bakımdan düşünüldüğü zaman, halk kendi işleriyle o kadar meşguldür ki, sizin kabiliyetlerinizi ince bir tetkikten geçirmeye vakti yoktur. Kendi kendinize verdiğiniz değeri halk, çok geniş bir ölçüde kabul eder.

Genç bir adam kapısına noter veya avukat levhası asarsa, halk onun kanun bilgilerine ve bu vazifeye kabiliyetine uzun incelemeler yapmaksızın inanır. Keza bir hekim filan dersleri takip ettiğini, filan imtihandan geçtiğini her hastasına ayrı ayrı ispat etmek zorunda değildir. Şu halde insan kendi kabiliyetini şüpheli gösterecek bir tavır ve harekette bulunursa başarısızlığa meydanı açık bırakmış olur. Yolumuz ne kadar çetin olursa olsun, güvenimizi bir an bile zayıflatmamalıyız. Güvenimiz kırılırsa etrafımızdakiler bunu derhal sezerler. Kendi kafalarımızda en ufak bir şüphenin doğması başkalarının bize güven ve inancını çarçabuk giderir. Cesaretinizin kırılması etrafımızdakilerin cesaretini de kırar, bu yüzden teşebbüslerinde başarısızlığa uğrayanların sayısı hesapsızdır.

Bir şirketin müdürü iseniz, hizmetlileriniz, yendiğinizi veya yenildiğinizi her gün işinizin başında etrafınıza yaydığınız güven veya şüphe ve tereddüt belirtilerinden anlarlar. Mücadele karşısında da alacağınız tavırdan kazanç yahut zararınızı söyleyebilirler.

Güven duygusuna ihtiyaç gösteren mesleklerin başında ticaret gelir. Gerek doğrudan doğruya tüccar olanlar, gerek işçi yahut seyyar sabcı gibi bir vazife ile bu meslekte bulunanlar güven özelliğine diğer meslek erbabından daha çok muhtaçtırlar. Büyük tücccarlar satış işlerinin her safhasından bir çeşit hipnotizma usulü tatbik ederler, yani akıllarının nüfuz ve kudretinden faydalanırlar. Kararsız bir müşteri -müşterilerin çoğu kararlarında tereddütlü olurlar- sabcının ustalıklı dil oyunlarına, kandırma kuvvetine, yahut her iyi tüccarın daima kullandığı namuslu hilelerden birine kapılarak, çabucak kararını verir. Şu da var ki, böyle sanat ustalıkları emniyet ve itimat uyandıracak bir şekilde tatbik edilmelidir. Bir seyyar saha bir işi müşteri ile konuşurken en hafif bir şüphe, ve emniyetsizliğe yol açarsa müşteri kaçar, ondan sonra kandırmak için dökeceği diller faydasızdır.

Kendine inandırmak ihtiyarında olanların biri de öğretmendir. Öfkeli, yorgun, kararsız bir öğretmenbütün bir dershaneyi düzensizliğe soktuğu halde, soğukkanlı, durgun, kendine hakim bir öğretmen aynı dershanede disiplin ve çalışkanlık yaratır.

Öğretmen çocuklar arasında kavga ve şamataları yatırmak, tembel veya yorgun zihinleri çalıştırmak ve dikkate alıştırmak, sıkılganlara cesaret vermek gibi ödevlerini ancak şahsiyetinin manevi nüfuz ve tesiri sayesinde başarabilir. Çocuklar öğretmenlerinin manevi özelliklerine karşı çok hassas olurlar. Öğretmenin onlarla gerçekten ve candan ilgilenmekte olup olmadığını, yardımlarının ciddiliğini veya sahteliğini sezerler. Bencil ve kayıtsız olan öğretmenleri sevemezler. Halbuki erkek veya kadın hiçbir öğretmen öğrencilerinin sempatisini kazanmadıkça, onlara sevgi ve inanç ilham etmedikçe kutsal ödevlerinde başarılı olamaz.

DERLEYEN… (EDİTÖR)
İletişim:bilgi@sayginnlp.com

sayginnlp

Share
Published by
sayginnlp

Recent Posts

Üslup Çeşitleri ve Doğru Üslup Belirlemenin Önemi

Eğer iyi bir konuşmacı olmak istiyorsanız üslubunuzu geliştirme ve üslup çeşitleri konusuna kafa yormalısınız. Her…

4 yıl ago

Konuşmayı Nasıl Eğlenceli Hale Getirebilirsiniz?

Etkili konuşma yapabilmenin temel kurallarından birisi konuşmanızı eğlenceli hale getirmektir. Eğer dinleyicilerinizin verdiğiniz mesajı en…

4 yıl ago

Dinleyiciler Nasıl İkna Edilir?

Etkili bir konuşma yapabilmek için dinleyicileri ikna etme ve konuşmayı sonlandırma konularına fazlasıyla önem vermelisiniz.…

4 yıl ago

Yöneticiler için Zaman Yönetimi Teknikleri

Yöneticiler hem kendilerinin hem de kurumlarının başarısı için zaman yönetimi konusunda ustalaşmalıdır. Yöneticiler için zaman…

4 yıl ago

Etkili Bir Konuşmaya Nasıl Başlanmalı?

Bir konuşmanın etkili olabilmesi, konuşmaya nasıl başlandığına bağlıdır. Güzel başlamayan bir konuşma genelde güzel devam…

4 yıl ago

Etkili Bir Konuşmaya Nasıl Hazırlık Yapılır?

Etkili bir konuşma yapmak için mutlaka bir hazırlık planı yapmalısınız. Konuşmacıları birbirinden ayıran en temel…

4 yıl ago